Süleymaniye Camii ve İs Odası

Süleymaniye Camii'ye hiç gittiniz mi bilmiyorum ama eğer bir gün yolunuz İstanbul'un merkezi Eminönüne düşerse kafanızı kaldırın ve bir zamanlar dünyaya hükmeden bir padişahın, Kanuni Sultan Süleyman'ın yaptırdığı, sanki kanatlarıyla İstanbul'u saran ihtişamlı bir yapıtı göreceksiniz. Peki bu harika yapıtın mimarı kim idi? Tabiki, Kanuni döneminin ve Osmanlı tarihinin en önemli mimarı, Mimar Sinan.


Süleymaniye Camii yapıtı türlü türlü özelikleri barındıran bir camii. Mimarı, Mimar Sinan olunca o dönemin teknolojisine kafa tutar gibi her işlemesinde her sütununda ayrı bir anlam içeren bir camii bekleniyordu. Zaten de beklenen olmuştu.
Özelikleri arasında yer alan, dahice bir fikir olan, is odası benim çok ilgimi çekti.
Mimar Sinan camiinin yapımını tamamladıktan sonra aydıntlatmasını o dönemde kullanılan yağ lambaları ile aydınlatılıyordu peki aydınlatmayı sağlayan yağ lambalarından çıkan is ne olacaktı? bu ihtişamlı, görkemli yapıt islerle kirlenecekmiydi? tabiki hayır.Yağ lambalarından çıkan islerin tek bir noktada toplanmasını sağlayan bir hava akımı yaratacak şekilde inşa edilen camiden çıkan isler, "is odası"nda toplandı.

Diyeceksiniz ilgini çeken sadece bu muydu? Hayır.

İs odasında toplanan is yıllarca mürekkep olarak kullanıldı ve bu mürekkeplerle Kuran-ı Kerim yazıldı.

Bir camiinin aydınlatmasında kullanılan yağ lambalarından çıkan is, Kuran-ı Kerim yazılması için kullanılmış. İşte bu benim çok ilgimi çekti.